14 Haziran 2013 Cuma

Gece Gece Yazılmış Mektuplar

Uzak Geceye Mektuplar....

Hüzünlü deneme...
Bi kaç cümle sanki içimden alınıp kitaba dökülmüş....


*Göğsümü gere gere sevseydim, sevebilseydim sevilecek ne varsa ve sevildiğimi hissetseydim

*"Artık çok geç" e çok az vakit kaldı... Bunu hissediyorum...Ağlamak istiyorum...

*Gözlerimde hüzün...Dudaklarımda tebessüm...Galiba böyle öleceğim...

*Arkama bakacak zamanım yoktu. Gidilecek yolum, varılacak ufkum, söylenecek sözüm, yapacak işlerim vardı. Hem dahi ölüm vardı.

*Kalbimdeki tereddüt ve hüzne rağmen adımlarımdaki aşk ve temponun sebebi buydu

*Bir tatlı ümit veya bir tatlı hayalin peşinden asil bir vazife şuuru içinde sürükleniyordum... Ve bu beni yaşatan şeydi.

*Hüzün, alabildiğine keyiftir gönlünün türkülerinde... İçinde aksiseda bulur

*"Bu" dedi "belki de yaşadığım baharın sonuncusudur"

*Yaşamasını bilene ölümden sonrası sonsuz bahar

*Biliyorum....Çok uzaklarda olmam gereken yer var...Biliyorum...Bu istasyona gelişim anlamsız değildi..Biliyorum...

*Ben hüzne müptela hallerdeyim

*Arkadaşları çoğaltır gibi...Yalnızlığı kovar gibi...Raflardan eski, sıcak bir kitabı, tozlu ama sıcak bir kitabı alır gibi...Özlenen dosta kavuşur gibi...Sevgi vefakar...

*Bu ayrılıktan çok beklemenin, sabrın imtihanı...Yorgunum...

*Sevgi bir gül bahçesinin adı...Sevginin dışındaki her şey ise bozkır...

*En büyük nimet anlamak...En büyük acı ise anlamanın verdiği ufku, muhatap olduğumuz insanlara açamamak...

*Yarabbi ölmeden önce öldür ki, pişman olmayalım.

*Hüzün aşka boğulmaktır ve kimsenin anlamamasıdır feryatlarımızı...

*Ancak o zaman anlayacaksın beklendiğini...Ve ancak o zaman anlayacaksın geciktiğini...Geldiğin gün.




Azıcık hüzünlemek isteyenlere tavsiyemdir...Murat Başaran iyidir.. :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder